30 Ocak 2012 Pazartesi

Ona Her Seyi Söylemek İstedim

Ona herseyi söylemek istedim. Son bir aydır uzayda bir yolculuğa çıkıp yine saçma gezegenlerde vakit öldürmüştüm. Onu unutmuştum ama o bunu bilmiyordu. Halbuki o beyaz bulutlarla dans ettiğimi ve acayip güzel şarkılar söyleyip keyiflendiğimi düşünüyordu.

Ben O çizdiğimde başkaları topitop çizip canımın topitop istediğini zannediyordu. O ise O'nu kendisi yani O olduğunu biliyordu. O lar havada uçuşurken portakallı çilekli zencefilli ( ki zencefilli O hiç var olamadı) şekerlerden biriydi.

Ben yollarda uçup uçup ana karayı bulmaya çalışırken karlar yağıyordu . Gördüğüm tüm erkekler tek tip kardan adamlara dönüştü. Masumlaştı. Ben sanırsam karı ilk defa tüm erkekleri masumlatırdığı içni sevdim. Aslında erkekleri değil tüm insanları... Ama yok en son siyah gözyaşları döken punkçı arkadaşım lanet ederken tüm dünyaya ve aşka içimi karalar bağlamıştı. Belki de bu yüzden kar yağınca ferahladım. An-la-mak kelimesini kar topu yediğim anda çözmeye çalıştım. Gözüme tam gözüme soğuk bir his kondu. Halbuki ben hep sıcak hislere alışmışken...

Canım yandı. O an O'na herşeyi söylemek istedim. Soğuk nevale aptal kişilik demek istedim. Üşüdüm insan gözüne gözüne birşeyleri sokup sonra nasıl susar demek istedim. Üşüdüm o an canım ısınmak istedi. Evimi en çok da duygusal bağ kurduğum kanepemi ve evlatlığım Pipi'mi özlediğimi fark ettim.

Ve dondurucu soğukta bir kış günü neden yalnız başıma, battaniyenin altında sıcak su torbaları ile ısınmaya çalıştığımı anladım. Ben O'na söylemek istediğim herşeyi o kadar kendi kendime tekrar ettim ki artık bir anlamı kalmadı...