3 Mart 2011 Perşembe

Hayatımdaki İstatistikler....

Hayatım boyunca neye, ne kadar, ne ölçüde zaman ve emek harcadığımı merak ederek bazı hesaplamalar yaptım. İnsanın yapacak işi olmayınca böyle garip hesapların peşine düşebiliyor... Ve  çok çarpıcı sonuçlarla karşılaştım..Neler mi?
  • İlkokul, ortaokul, lise, üniversite hatta yüksek derken koskoca ömrümde toplam 173 ayımı okuyarak geçirmişim...
  • Hayatım boyunca toplamda 12 günüm hastane de yatarak geçmiş. Bugüne dek 23 farklı hastalığa yakalanmışım.
  • Son bir yılda 45 günüm İstanbul trafiğinde heba olmuş.
  • Yılımın 4 ayını  uyuyarak geçirmişim.
  • Çok kez aşık olmamakla birlikte çocukluk aşklarımı hesap dışında tutarsam ,14 ayımı acılı aşk sancısı çekerek geçirmişim.
  • Şu ahir ömrümde 24 ayım regl  illetiyle uğraşırken heba olmuş. Üstüne üstlük  bunun ortalama 8 ayı sancılar içerisinde ya sıcak su torbası hazırlarken ya da kıvranırken geçmiş
  • Tam olarak hesaplayamamış olsam da yaklaşık olarak 26 ayımda otellerde konaklamışım.( Daha fazla da olabilir.)
  • Günde 15 dk'ımı tuvalette geçirdiğimi varsayarak bütüm ömrüm boyunca 33,40 ayım s.çarak geçmiş.( Tuvalet dışında içine ettiğim olaylara harcadığım zamanı eklemedim.)
  • Ortalama bir öğünde yemek yeme süremi 30 dk. olarak belirlersem günde üç öğünde toplamda 1.30 saatimi ayırmam gerekir. Uzun buluşma, aile, bayram -seyran gibi özel gün yemekleri ve atıştırmalar ile bu 30 dk bir ortalama olarak alınabilir. Birbirini dengeler. Bu noktadan hareketle bütün  ömrümde 18.25 ayımı yemek yiyerek harcamışım.
  • Son üç yılımda kendime ilke edindiğim günde 1 saat okuma alışkanlığım üzerinden okumaya ayırdığım vakti hesaplarsam son üç yılda ortalama 1,5 ayım sadece okuyarak geçmiş.
  • Yolda, işte, bir yerde boş boş otururken, uyumadan önce kurduğum hayaller... Günde ortalama 18 dk. hayal kurduğum varsayımı üzerinden yılda ortalama 4.5 günüm hayal kurarak geçiyor.
Hayatımda var olan bir çok durumun istatistiğini çıkarabilirim. Öpüştüğüm dk.ların hayatımda kaç saat ettiğinden, bugüne dek kaç litre gözyaşı döktüğüme kadar... Ama ilginç olan şu ki yemek yemek, uyumak, tuvalete gitmek hatta yıkanmak, bir yerden bir yere gitmek gibi gün içerisinde yapmamız gerekenler arasında hiçbir şey yapmadan sadece bizim olan ve istediğimizi yapabileceğimiz anlar o kadar az ki! Büyüdükçe ve daha çok şeye sahip olmaya başladıkça kendi kişisel anlarımız azalıyor. Yılda 45 günümü trafikte geçiriyorum ama sadece 4.5 günümü hayal kurmaya harcıyorum.
Çünkü delicesine bir koşturmacanın içerisindeyim.
Çünü bir sürü yapmam gerekenler var.
Çünkü biriyle buluşmak için bile ajandama bağımlı olacak kadar boş yoğunluklarla zamanımı harcıyorum.

Ve bu hengamede ben ne istersem yapabileceğimi, özgür olduğumu düşünüyorum. Ne büyük saçmalık! En iyisi tüm zorunluluklardan sıyrılmak, yapılması gerekenler listelerini ve ajandaları yakmak... Kendimizi özgürleştirmek ve özgürleştirmek için zamanımızı etkin kullanmayı öğrenmek!

Hiç yorum yok: